Growmach is part of the Informa Markets Division of Informa PLC

Informa
Informa

Mayıs Ayı Konuğu : Prof. Dr. Hamdi Bilgen

“İnovasyon”: Tarım Makinaları Sektörü İçin Anlamı ve Önemi

İnovasyon, yenilikçilik, yenileşim, yaratıcılık… Bunlar yazı başlığına ilişkin sıkça duyulan kavramlardır.

İnovasyon (innovation)” kelime olarak, “yenilemek veya değiştirmek” anlamında kullanılan Latince kökenli “innovatus” sözcüğünün karşılığı olarak TDK tarafından “Yenileşim” sözcüğüne yer verilir. Ama dilimizde pek yer etmemiş bu sözcük yerine “İnovasyon” kavramı Türkçe’ye katılmış olup bu evrensel kavramı daha yaygın kullanmaktayız. Özetle, yenileşim ve inovasyon sözcükleri eş anlamlı sözcüklerdir.

 

Bu iki kavramın iş dünyasındaki en özet tanımı “yeni değer” yaratmak, diğer bir deyişle yeni yarar/yararlar sağlamaktır. Eğer bir şey, birileri için yarar sağlıyorsa değerlidir. Değerini ise, her zaman müşteri belirler.

Yaratıcılık” da, konumuza ilişkin çokça kullanılan bir kavramdır. Yaratıcılık, farklı ve yeni bir şey yaratmak için hayal gücünü kullanma becerisidir. İnovasyon için yaratıcılık gereklidir. Ortaya koyduğunuz fikir veya çözüm, yeni bir değer yaratıyorsa yenileşim yapmış olursunuz.

Yenilikçilik” kavramı, TDK tarafından “Yenilikten yana olma durumu” diye bir tarif yapılır.

“Yaratıcılık” ve “İnovasyon” arasındaki temel fark, yaratıcılığın yaratıcı bir şeye veya yeni fikirlere atıfta bulunmasıdır. Yaratıcılık yeni fikirler üretmek anlamına gelirken, inovasyon bu yaratıcı fikirleri yaşama geçirmek anlamına gelir. Yaratıcılık için para harcanmaz, ama inovasyon için para harcanır.

“Rekabet” insan doğasının gereği olup, ilerleme ve gelişme ile ilişkili olması nedeniyle yıkıcı değil, pozitif sonuçlara açık bir gelişme sürecidir. Rekabetçiliğin özünde insanoğlunun daha iyiyi başarma arzusu yatar. Yaratıcılık, rekabet ve teknoloji iç içe girmiş ve birbirini pozitif olarak etkileyen kavramlar olarak karşımıza çıkmaktadır.


 

Yeni teknolojilerin hızla geliştiği, pazar unsurlarının sürekli değiştiği, ürünlerin hızla demode olduğu, rakiplerin sürekli çoğaldığı günümüz küresel rekabet ortamında faaliyet gösteren işletmeler sürekli olarak yeni arayışlara yönelmektedir.

Bilim ve teknolojinin temelinde yaratıcılığın olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Yaratıcılık yeni teknolojilerin ortaya çıkmasına, uygulanabilir yeni teknolojiler rekabet gücünün artmasına, rekabet gücü kârlılığın artmasına, kârlılığın artması ise yaratıcılığın artmasına neden olur. Günümüzde yaratıcılık sadece teknoloji üretmek anlamına gelmez, rekabet kavramı ile birlikte düşünüldüğünde, yaratıcılık piyasa tarafından kabul görecek teknolojileri geliştirebilmeyi ve zamanında pazara sokabilmeyi de içermektedir.

Müşterilerin istek ve ihtiyaçlarını karşılayabilmek için yeni teknolojilerin geliştirilmesi ve uygulanması, teknoloji ile yakından ilgili faaliyetler olan araştırma ve geliştirmenin üstlenmiş olduğu bir görevdir. Teknolojik bilgi, firma AR-GE ve ÜR-GE ekiplerinin çalışmalarının bir sonucu olarak ortaya çıkmakta, tüm ekonomiye yayılmakta ve paylaşılmakta ve bunun sonucunda da ekonomik büyüme gerçekleşmektedir. “Araştırma-geliştirme” ve “ürün geliştirme” çalışmaları, günümüzün sert ve acımasız rekabet ortamı içinde işletmelerin adeta bir varoluş mücadelesidir.Firmalar inovatif ürünlerini ticarileştirme bağlamında ihtiyacı karşılayan iyi bir çözüm olduğuna müşterilerini ikna etmeye çalışır. Bağımsız-tarafsız kişi veya kurumlar tarafından ürüne inovasyon onayı, firmanın yenilikçi ürünü pazarlamasında önemli bir araç oluşturur.

Evet, şu anda yazı başlığına bakarak “İnovasyon” ile “Tarım Makinaları” için bu ana kadar açıklamalar genel olup, elbette tarım makinaları sektörüne uyarlanması mümkündür. Müşteri olarak “Çiftçi”, ürün olarak da “Tarım Makinası” ve firma olarak “Tarım Makinası Sanayicisi” odak konumuna alındığında, inovasyonun anlam ve önemine ilişkin şunları belirtmekte yarar bulunmaktadır:

 

* Müşteri ihtiyaçlarının karşılanması: İnovasyon, firmalar tarafından çiftçilerin gelişen ihtiyaçlarını karşılayan, sorununu çözen, derdine dermen olan inovatif ürün geliştirilmesine yardımcı olur. Çiftçilerin geri bildirimlerine dayanan yenilikçi çözümlerle firma rakiplerinin önüne geçer ve sadık bir müşteri tabanını koruyabilir. Çiftçilerin ihtiyaçlarını karşılayan yenilikçi çözümlerle firma rakiplerinden farklılaşır ve pazar payını büyütür.

* Maliyet verimliliği ve üretkenliği: İnovasyon, verimliliği ve üretkenliği artıran ekipman ve teknolojilerin geliştirilmesini sağlar. Çiftçilerin maliyetleri düşürmesine ve üretkenliği artırmasına yardımcı olan yenilikçi çözümlerle firmalar daha fazla müşteri çekebilir ve rekabet avantajı elde edebilir. İnovasyon ile makina maliyetlerinin düşürülmesi ve verimliliğin artırılması da sağlanabilir. Firmalar, yeni teknolojiler ve süreçler geliştirerek ekipmanlarının performansını artırabilir, yakıt tüketimini azaltabilir ve bakım maliyetlerini düşürebilir. Bu, şirketlerin daha rekabetçi fiyatlar sunmalarına ve karlılıklarını artırmalarına yardımcı olabilir.

* Geliştirilmiş müşteri hizmeti: İnovasyon, tarım makinaları firmalarının müşteri hizmetlerini ve desteğini iyileştirmesine de yardımcı olabilir. Örneğin firmalar, performansı uzaktan izlenebilen ekipman geliştirerek, müşteri memnuniyetini ve sadakatini artıran proaktif bakım ve destek hizmetleri sağlayabilir.

* Sürdürülebilirliğin iyileştirilmesi: İnovasyon, firmaların tarımsal faaliyetlerde çevreyi koruyan sürdürülebilir çözümler geliştirmesine yardımcı olabilir. Firmalar, çiftçilerin atıkları azaltmasına ve kaynak verimliliğini artırmasına yardımcı olan yenilikçi ürünler geliştirerek kendilerini rakiplerinden farklılaşır ve çevreye duyarlı çiftçilere hitap edebilir.

* Yeni gelir akışları geliştirmek: İnovasyon, firmaların yeni pazar fırsatlarını belirlemesine ve yeni gelir akışları yaratmasına yardımcı olabilir. Yenilikçi ürün geliştirerek yeni pazarlara açılabilir ve pazar paylarını artırabilir. İnovasyon, firmaların güçlü bir marka itibarı oluşturmasına da yardımcı olabilir. Firmalar, verimliliği artıran, israfı azaltan ve sürdürülebilirliği destekleyen yenilikçi ürünler ve teknolojiler geliştirerek kendilerini endüstri lideri olarak konumlandırabilir ve müşterilerin güvenini ve sadakatini kazanabilir.

* Çalışan katılımını ve elde tutmayı iyileştirme: İnovasyon, çalışanların katılımını ve bağlılığını artırabilecek bir yaratıcılık ve AR-GE kültürü yaratabilir. Firmalar, çalışanlarının fikirlerini paylaşmaları ve yeniliğe katkıda bulunmaları için güçlendirerek üst düzey yetenekleri çekebilir ve elinde tutabilir.

* Rekabette önde olmak: Firmaların rakiplerinin önüne geçebilmesi için inovasyon şarttır. Hızla değişen bir pazarda, yenilik yapmayan firmalar pazar payını kaybetme riskiyle karşı karşıyadır.

 

Sonuç olarak inovasyon, şirketlerin rekabet gücü için çok önemlidir. Şirketler, yenilikçi ürünler ve hizmetler geliştirerek, verimliliği ve üretkenliği artırarak, yeni gelir akışları yaratarak, çalışan katılımını ve elde tutmayı iyileştirerek ve rekabette önde kalarak uzun vadeli başarı ve büyüme elde edebilir.

Tarım makinaları sektörü gelecekte sürdürülebilirlik, hassas tarım, otonom ekipman, robotik çözümler, yapay zeka ve internete bağlanabilir ekipman gibi eğilimlerle şekillenmeye devam edecektir. Bu eğilimler, inovasyonu teşvik edecek olup çiftçilerin gıdayı daha verimli ve sürdürülebilir bir şekilde üretmesine yardımcı olacaktır.

 


ÖZGEÇMİŞ

Prof. Dr. Hamdi BİLGEN, 1957 yılında Turgutlu/Manisa’da doğmuş, ilk, orta ve lise öğrenimini 1974 yılında Turgutlu’da tamamlamış, aynı yıl Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi’ne girerek 1979 yılında Ziraat Makinaları Bölümü’nden “Ziraat Yüksek Mühendisi” olarak mezun olmuştur. 1979-1980 yılları içerisinde İzmir’de Gıda-Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na bağlı Hayvancılığı Geliştirme Bölge Proje Müdürlüğü’nde “Ziraat Yüksek Mühendisi“ olarak ilk görevine başlamış, 1980 yılında “Asistanlık” sınavını başardıktan sonra Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Ziraat Alet ve Makinaları Kürsüsü’ne naklen atanmıştır. 1987 yılında Doktora tezini tamamlamış, 1991 yılında Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Makinaları Bölümü’nde “Yardımcı Doçent”, 1993 yılında “Üniversite Doçenti” unvanını kazandıktan sonra 1996 yılında “Doçent” ve 2001 yılından bu yana “Üniversite Profesörü” kadrosunda çalışmalarını sürdüren Prof. BİLGEN; 2005-2018 yılları arasında “Milletlerarası Teknik Stajyer Öğrenci Mübadelesi Birliği (IAESTE) Türkiye Milli Komitesinde Ege Üniversitesi IAESTE Temsilcisi”, 2008 yılından beri “Almanya Giessen Justus Liebig Üniversitesi ile İzmir Ege Üniversitesi İşbirliği Koordinatörü” gibi üstlendiği sorumluluklarının yanı sıra “Türk-Alman Kültür Derneği İzmir Şubesi” Yönetim Kurulu asıl üyesi-Başkanı, “İzmir Tarım Grubu” kurucu üyesi olup “Türk-Alman Tarım ve Tabii Bilim Araştırıcıları Derneği”, “Tarım Makinaları Derneği” ve Alman Tarımcılar Birliği (DLG)-İnovasyon Komitesi gibi mesleğiyle ilgili değişik dernek veya örgüt üyelikleri sürmektedir. Uzmanlığı alanında çok sayıda kitap, makale ve bildiri gibi yayınları olan Hamdi Bilgen; evli, bir kızı ve bir oğlu olup iyi derecede Almanca ve İngilizce bilmektedir.